Benim niyetim kimseyi kırmak ya da "sarkastik" bir üslup takınmak asla değil. Ama lütfen şunu ifade etmeme izin verin, "Ali Ufkî çok iyi bir besteci değildir. Birkaç deneme yapmıştır, notaya almıştır ama çok parlak örnekler değil". Bunu demek her kimse olursa olsun ne bana ne de kimseye düşmez. Ben (şimdi haddimi aşarak söylüyorum) besteci olarak, ne Ali Ufki'de ne de Kantemiroğlu'ndaki besteleri bugünün müzikal estetiği ile değerlendirmem. Onlar belki de, ya bu müzikleri ellerinden geldiğinde not aldılar, ya da gerçekten böyle icra ediliyordu. Bilemeyiz. Bu yüzden Ali Ufki çok iyi bir besteci demek de iddialı bir laftır. Ben şu ana kadar diyaloga girdiğimiz araştırmacıya, hatırlattığınız programın her bir bölümünü dinleyen biri olarak son derece büyük saygı duyarım. Kendisini çok çalışkan bir araştırmacı ve nevi şahsına münhasır bir icracı olarak bilirim. Ben de kendi çapımda araştırmacı, besteci ve icracıyım. Ben şuyum ben buyum demek için yazmıyorum. Ama beni bilen bilir, sözüme güvenilir demek çok bilimsel değil. Bu mecranın bilimsel olmadığını yorumlamak da, her şeyin hatta eğitimin dahi online sisteme geçtiği bu günlerde biraz kötü bir bakış açısı oluyor. Bu tür şeyleri tartışamayacaksak, ben bilirim, bundan sonra da "buna değmeyen kişiler ile" tartışmam demek de, akademik değildir. Bu işi geçmişte yapan müzik bilimcileri hep tartışmış, hatta daha da ileri gitmişlerdir belki (örneğin Rauf Yekta ve Cemil Bey). İstişare, münazara ile bunlar olur.
Kimsenin beni yanlış anlamasını istemem. Ve kimseyi de burda yaralamak istemem. Ama görüyorum ki her başlıkta ne yazsam bir karşı duruş oluyor. Buraya ispatlarıyla yazmama rağmen, hep "sarkastik" ya da ukala görülüyorum sanırım. Bu musiki bir ilimse, ilim ispat ile olmalı. Zaten birilerini rahatsız ettiysem, ben derhal gitmesini de bilirim.
Ve son olarak;
"(Dünyalık olarak) size her ne verilmişse, bu dünya hayatının geçimliğidir. Allah'ın yanında bulunanlar ise daha hayırlı ve kalıcıdır. Bu mükâfat, inananlar ve Rablerine tevekkül edenler, büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınanlar, öfkelendikleri zaman bağışlayanlar, Rablerinin çağrısına cevap verenler ve namazı dosdoğru kılanlar; işleri, aralarında şûrâ (danışma) ile olanlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda harcayanlar, bir saldırıya uğradıkları zaman, aralarında yardımlaşanlar içindir" (Şura, 36-39 ayetler)