Bestekâr
Belirsiz
Güfte Sâhibi
Yok
Makam
Şehnaz
Form
Saz Semaisi
Usûl
Yürük Semai
Kaynak
Kevserî Mecmuası, Mehmet Uğur Ekinci
Mesajlar
202
Tepki Puanı
327
Eser:

Bestekâr:
Belirsiz

Güfte Sâhibi:
Yok

Makam:

Form:

Usûl:

Güfte:
-

Kaynak:
Mehmet Uğur Ekinci'nin "Kevserî Mecmuası: 18. Yüzyıl Saz Müziği Külliyatı" adlı kitabı.

Diğer Bilgiler:
  • Bestekâr belirsiz gibi gözüküyor, ancak Ekinci'ye göre Mecmua'nın bu bölümünde Kevserî adı/imzası var (ki bu her bölümde yok). Eğer durum böyleyse, şahsî fikrim olarak buradaki atıfsız eserlerin en azından bir kısmının Kevserî'ye ait olabilme ihtimâlini göz ardı etmemeliyiz.
  • Bu eser de 17.-18. yüzyılların 6 zamanlı saz semaî repertuvarından. Usûllerde semaî-yürük semaî ayrımı yapmak biraz zor, ancak MSS'deki eserlere benzerliğinden yürük semaî olarak kaydettim.
  • 18. yüzyılın başında, en azından peşrevlerde, şu an bildiğimiz klasik tavra daha yakın, melodik bakımdan kompleks, ve Kantemiroğlu'ndan anlayabildiğimiz kadarıyla MSS tarzından çok daha yavaş olan bir "tarz-ı cedid"in (tabii ki de makâm olan değil) yaygınlaşmasına karşın, Kevserî'deki semaîlerin tarzı MSS'deki ve (Kantemiroğlu'na ait olmayan) Edvâr semaîlerini andırır. Buradan, Kantemiroğlu'nun etrafındakilerin (Walter Feldman bu grup müzisyene Koca Osman ekolü der) oluşturduğu yeni ekolün prensiplerinin, peşrevlerde daha çok yaygınlaşmışken, semailerde bir süre daha yaygınlaşmadığı anlaşılabilir. Bu da aslında 18. yüzyıldaki makâm müziğinin aynı anda, aynı musıkî sisteminin içinde birkaç ekolü barındırdığının, şu an sâdece ana hatlarıyla bahsedebildiğimiz musıkî tarihinin 16-18 yüzyıllar arasında gerçekleşen tek yönlü bir değişim olmadığını da gösterebilir. Özellikle bu tür semailerdeki melodik kompleksitenin (Ekinci'nin terimi ile yoğunluk) Edvâr'daki semaîlerden bile az olması, ancak aynı eserlerde makâm kullanımında yenilikler bulunması, makâm müziğinin tarihsel açıdan yüzyıllarla ifâde edilmsinden daha detaylı bir tasnifin gerekliliğini düşündürmektedir.
 

Bütün Ekli Dosyaları İndir

Son düzenleme:
Mesajlar
202
Tepki Puanı
327
İmzâ ile ilgili bir şey diyor mu kitap?
Kitapta sayfa 48, eserdeki "nota blokları"nı inceliyor. Buradaki bir kategori "Sahh ve varsa Kevserî Adı/İmzası". Normalde bu kategori belirli nota blokları için "başka bir elden/farklı zamanda yazılmış olabilir mi" sorusuna cevap vermek için vardır. Ama üzerinde Âb-ı Kevser yazmayan, özellikle semaî gibi daha "absolute" türlerdeki bazı eserlerde de onun bestekârlığının (ki Ekinci'nin de bahsettiği gibi ilginç ve "avant-garde" [tabii bu tarz, geleneği iyi bilmemek olarak da algılanabilir] bir tarzı vardır) izlerini gördüğümden ekledim. Tabii ki böyle bir şey için bu konuda araştırma yapılması gerekir, o yüzden o zamana kadar, "bence" ekiyle birlikte, diğer bilgilerde kalsın, tabii isterseniz silebilirsiniz.
 
Mesajlar
2516
Tepki Puanı
3914
İnternet Sayfası
link
Facebook
link
Yok, silmek adına sormadım. Bestekâr künyesine "Kevserî" diyelim mi diye sormak istedim. Yâni bestekârı o mu gözüksün yoksa "Belirsiz" mi? Siz "Belirsiz" uygun görmüşsünüz ama notlarınızda "Kevserî" de diyebiliriz belki demişsiniz. O bakımdan belki kitapta bir detay vardır diye sormak istedim. O halde dipnot olarak dursun şimdilik.
 
Üst Alt