Sözlü Eser Ehinnu Şevkan İla Diyari - Abdülkadir-i Merâgî'ye İzâfe Olunur - Rast

[Makam]

Eser:

Ehinnu şevkan ila diyari​

Bestekâr:

Abdülkadir-i Merâgî'ye izâfe olunur​

Güfte Sâhibi:

Belirsiz​

Makam:

Rast​

Form:

Kar​

Usûl:

Düyek​

Güfte:

-​

Kaynak:

Sanat Müziği Notaları​

Nota Arşivleri | v6​

İSAM - Cüneyd Kosal Türk Musikisi Arşivi | v7​

Diğer Bilgiler:

Arşiv No: 182 -​

Dârülelhân Külliyâtı 186 ​

v7 | KD-60/71 s.136-137 Notlar: Defterin başında "Haluk Güneyli'den Mart 1990" notu vardır.​

 

[Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî]

Eser Ehinnu şevkan’dır, düzeltilmesini rica ediyorum.

 

[Derûnhân]

Düzeltilmiştir, teşekkürler.

 

[Derûnhân]

Başka bir konuda bu eser kaydedilmiş olup, bu eserle aynı eser olduğu anlaşılmıştır. Diğer konuyu silerken, oradan burada bulunmayan v5 ve v7 notalarını bilgileriyle birlikte aktarıyorum.
@Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî teşekkürler bu uyarı için.

 

[AbdulmuttalipKarakoç]

Bir hamparsum notasında, ermeni harfli türkçeyle "şevkin" diye geçiyor bu arada.

 

[Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî]

Yanlış yazmış, itibar etmeyiniz.

 

[三宅元貴]

Sakıncası yoksa söylersen sevinirim.
Bu eserdeki usûl Düyek'tir.
Bu Kâr mı? Yoksa Kârçe mi?
Notalarda Kâr yazıyor ama diğer eserlerde olduğu gibi Abdülkadir-i Meragi'nin bestekâr olduğundan şüpheliyim, bu yüzden Kâr'ın doğru olup olmadığını merak ettim.

 

[Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî]

Merâgî’nin hiçbir eserinin günümüze ulaşmadığını söyleyebiliriz. Kârçe diye tarihsel bir beste türü yoktur. Bu kavram 20. yüzyılda, bir bilgi eksikliği ya da bazı kâr ya da nakışları diğerlerinden ayırmak için kasten icat edilmiştir. Bütün tarihsel kaynakların ittifakına göre yukarıdaki eser bir kârdır. Ayrıca usûlü Düyek olan başka kârlar da vardır.

 

[三宅元貴]

Merâgî’nin hiçbir eserinin günümüze ulaşmadığını söyleyebiliriz. Kârçe diye tarihsel bir beste türü yoktur. Bu kavram 20. yüzyılda, bir bilgi eksikliği ya da bazı kâr ya da nakışları diğerlerinden ayırmak için kasten icat edilmiştir. Bütün tarihsel kaynakların ittifakına göre yukarıdaki eser bir kârdır. Ayrıca usûlü Düyek olan başka kârlar da vardır.

Yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Nezaketiniz için çok teşekkür ederim.
Japonya'da klasik Türk müziği hakkında çok az bilgi var ve ben bunu sadece 'Kâr, büyük usulü kullanır' 'Kâr uzundur' ve 'Kâr terennüm ile başlar' olarak biliyordum.
Haydarname, 'Usûl: Düyek' idi.
Bir de 'Usûl: Devr-i Hindî'den Kâr vardır.
Yeni bilgi edindim. Mutlu.
Çok teşekkürler.

 

[Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî]

Türkiye’de de klasik musiki hakkında çok az bilgi var, merak etmeyin Rica ederim, her zaman sorabilirsiniz.

 

[三宅元貴]

Türkiye’de de klasik musiki hakkında çok az bilgi var, merak etmeyin Rica ederim, her zaman sorabilirsiniz.

Çok teşekkürler.

 

[Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî]

Bu eserin de bestekâr hanesine "Abdülkadir-i Merâgî'ye izafe olunur." yazmak gerek. İlgili tartışma için bkz. Nihâvend-i Kebir Kâr.

 

[Faruk İnan]

Teşekkürler hocam.

Sitemizde ''Abdülkâdir Merâgî'' olarak kayıtlı olan bu eseri ''Abdülkadir-i Merâgî'ye izâfe olunur.'' olarak değiştirdik.

 

[murat33]

merhaba, dinleyebileceğim bir kayıt var mı acaba?

 

[natalay]

Topkapı Müzesi yazmaları içinde bu eserin "Kār-ı Arābī" diye kaydedildiğini okumuştum. İlk iki beyit arap muvaşşahları içinde yer alıyor, sonraki beyitler farsca. Arap müzik kültüründe çok popüler olduğunu anladığım, yine râst makamında bir parça daha var, ama bestesi bambaşka. Bu bahsi geçen halini youtube'da bulmak mümkün... Parçanın formuyla ilgili olarak: Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî'de parçanın "Kār-ı Naḳş" olarak kaydedildiğini görmüştüm. Formuna baktığım zaman neden bu şekilde kaydedilmiş anlayabiliyorum, hakikaten de Nakış gibi bir kâr.

 

[natalay]

Bir sorum olucak: v2'deki matbu örneği acaba hangi kaynaktan? Şamlı İskender mi?

 

[Levent Çelik]

Şamlı iskender olsa gerek

 

[Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî]

Kâr-ı Nakş diye bir şey yazdığımı hatırlayamadım, bir karışıklık mı oldu acaba?

 

[natalay]

Kâr-ı Nakş diye bir şey yazdığımı hatırlayamadım, bir karışıklık mı oldu acaba?

Yok siz değil, İsmaîl Hakkı Bey'in yayınını kastetmiştim. Cüz I, sayfa 14.

 

[Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî]

Aslı o, doğru. )

 

[Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî]

O da İsmail Hakkı Bey’in icadı olmuş o zaman Kâr-ı Nakş diye bir şey yoktur. Bu eser zamanla kısalmış, o yüzden ayrı bir tanım geliştirmek zorunda kalmış hazret.