Mesajlar
162
Tepki Puanı
264
İnternet Sayfası
link
Facebook
link
YouTube
link
Merhabalar,

Kıymetli dostum Barbaros Gülümser'in lutfuyla, elime 3 adet mevlevi ayininin el yazısıyla hazırlanmış notaları ulaştı. Hüzzam, Ferahfeza ve Şevkutarab makamındaki bu ayinler şimdiye kadar repertuvarımızda karşılaşmadığım, benim için yeni eserler. İlginç olan ise bestecilerin isimlerini gizlemiş ve birer mahlasla anılmayı tercih etmiş olmaları. Ferahfeza ayin "M. Dursun" ismiyle, Hüzzam ayin "Divanî" (1) mahlasıyla ve son olarak "İkinci nev'i Şevkutarab" (2) makamında ayin ise "Lebîbî" mahlasıyla verilmiş. Elime geçen notaların maalesef bir kısmı eksik görünüyor; ekte ulaşabilirsiniz. Mesela Şevkutarab ayinin üçüncü selamının sonlarından sonrası mevcut değil, Hüzzam ayinin ise dördüncü sayfası belli ki kaybolmuş. Ferahfeza ayin ise tam olarak elimizde. Acaba bu eserleri ve bestecilerini bilir misiniz? Kimdir acep bu zatlar? Notaları burada yayınlamadan evvel bir istişare edelim istedim.

Teşekkür ederim.

Semih

1) Sanırım kanepe anlamına gelen "divan" kelimesinden ziyade aruzla yazılmış şiirlerin derlendiği mecmualara da isim olarak verilen "dîvan" kelimesi kullanılmak istenmiş; "Dîvânî" şeklinde.
2) Malumunuz "birinci nev'i" olarak kaynaklarda verilen Şevkutarab hüseyniaşiran perdesinde kürdi çeşnili karar ediyor.


@Levent Çelik hocam siz ne dersiniz?​
 

Bütün Ekli Dosyaları İndir

Mesajlar
1580
Tepki Puanı
2703
Ferahfeza ve Şevkıtarab'in notaları aynı elden çıkmış. Yabancı gelmiyor.

Hüzzam notalarinda altta "Levent Müzik evi izmir" yazıyor. Oradan da araştırılabilir.

Ayinleri sayende ilk defa gördüm ben de.

F.feza'nin ilk selamına göz gezdirdim biraz. Pek meydan görmüş birinin elinden çıkmış gibi gelmedi bana. Aynı makamda aynı güfteyi kullanması da ayrı bir rahatsız edici zaten.

Hüzzam çok güzel. Peşrevinde de ayinde de orjinal cümleler var. Dede ekolünde bir ayin ama fazla dolaşmış. Rahmetli Cüneyt Kosal'ın Nişabur Ayinini hatırlattı. O da çok geçikili bir ayindir.
 
Upvote 0
Mesajlar
9
Tepki Puanı
38
Zannediyorum 70'lerin sonunda Konya'da Mevlevî Âyîn-i Şerîfi beste yarışmaları tertib edilmiş. Bu eserler mezkûr yarışmalar için bestelenmiş olabilir diye düşünüyorum zira bu türden beste yarışmalarında değerlendirme safhasında haksızlık olmaması için bestekârlar muhtelif mahlaslarla yarışmalara katılmışlardır.
 
Upvote 0
Mesajlar
162
Tepki Puanı
264
İnternet Sayfası
link
Facebook
link
YouTube
link
Zannediyorum 70'lerin sonunda Konya'da Mevlevî Âyîn-i Şerîfi beste yarışmaları tertib edilmiş. Bu eserler mezkûr yarışmalar için bestelenmiş olabilir diye düşünüyorum zira bu türden beste yarışmalarında değerlendirme safhasında haksızlık olmaması için bestekârlar muhtelif mahlaslarla yarışmalara katılmışlardır.
Kıymetli kardeşim fikriniz çok mantıklı; bunlar mahlas yerine geçici birer rumuz da olabilirler. Bu nev'i yarışmaları araştırmak suretiyle belki bir iz bulunabilir. Ancak bir yandan da eğer "Dîvânî" ve "Lebîbî" gibi ifadeler yarışmada kullanılan rumuzlar iseler, isim ve soy ismin bir ipucunu verebilecek "M. Dursun" şeklinde bir ifadenin yarışma sekretaryası tarafından bir rumuz olarak kabul edilme ihtimalini de zayıf bulmuyor değilim. Bu yüzden bahsettiğiniz ihtimalin en azından "M. Dursun" imzalı eserin dışındaki diğer iki eser için daha muhtemel olduğunu düşünüyor gibiyim. Ne dersiniz @Hulusi Özbay ?
 
Son düzenleme:
Upvote 0
Üst Alt