Türk musikisinin batı müziğinden farkı ,batının oktavı 12 e böldüğünü tmm nin ise 54 e böldüğünü söylüyorlar.bu önemli bi konu bunlar kesinlikle doğru değil. Türk müziği oktavı bölmüyor. İkincisi genel bir bölme yapmıor. Doğrusu şu şekilde:
Kararı dügah kabul edelim.. teli 3 e böl.hüseyni 4 e böl. neva ve neva ile hüseyni arası bulunuyor buradan.. bu kısmı benim çıkarımım.. buda telin 9 da 8i.. bundan buselik bulununca. Neva dan çargah bulunur. Buselik ve çargah yanyana geldi bakiye bulundu. Bakiyeyi artık buradan formulize ederek diğer bakiyeler tesbit edilir hale geldi.
Çargahtan hicaz ı bulduk ohalde nevadan hicaza olan aralık tesbit edilip.çargahla hicaz mesafesine formülize edilip biri birinden çıkartılır ve koma bulunur 23.56 sent gibi bişey galiba. Tüm bunlarla şu mantığa ulaşabilirmiyiz bu nokta dan sonra.. önce en uygun aralık yarısı yani 1 oktav lık iki ses 8 li aralıklar sonra 3 te bir sonra 4 te bir küçükdükçe uyum azalıor. Bunlar mm rik değil de belirli sesler üzerinden yani tanini yerine çok az kayık nota basarsak ne olur uyumlu oran uzaklaşır. Ne ise bundan sonrası için her bulunan aralığı başka bir aralıktan çıkarsak kontrollü bir şekilde uyumsuza doğru kendimiz gidebilirmiyiz.. mesela bakiye 90.22 sent den koma 23.56 yı çıkaralım 66.66 tempereman yarımın 2 de 3 ü . bu yöntemle 4.02 sente kadar gider ve dahası ben kağıt üzerinde bi şekilde en yakın uyumsuz 4.02 sent i buldum uğraştıkça küçülüyor. Buradan süslemeleri yaparken makamı hissederek çalmanın ve doğru çalmanın doğal olarak ortaya çıkardığı matematiğe bir perspektif ortaya çıkıyor. Neticede müzik uyumluluğu fazla diye yalnızca 1/2 oranıyla çalınmıorya. Notalar tırmanarak bir ameliyat gibi bi şey oluyor. O halde kontrollü bir uyumsuz ses kullanımı yani daha az uyumlu ,kontrollü bir çeşitlilik söz konusu. Mesela nişaburek makamı galiba ve buselik notası daha pes mi dik mi hatırlamıorum tam öyle bir tanbur perdesi varmışda kaldır mış lar da demişler bu parmak baskısıyla ayarlanabilir gerek yok bu perdeye denmiş.. işte o noktada bu tür bir matematik yani denizin ortasındaki hortum a ne deniodu işte onun gibi bişey. Potansiyeller var değişik noktalarda oradan neşteri vuruyor. Biride uşşak da dügah pesleştirilcek diyor du. Bu gibi şeyler... yani varılması gereken yer bu işin illada bilimsel olması değil fakat yanlış yunluş teorileri yutmuşuz ..