Sözlü Eser Guş Eyle Gel Bülbülleri - Dede Efendi - Saba

[Makam]

Eser:

Guş eyle gel bülbülleri​

Bestekâr:

Dede Efendi​

Güfte Sâhibi:

Belirsiz​

Makam:

Saba​

Form:

Şarkı​

Usûl:

Ağır Düyek​

Güfte:

-​

Kaynak:

Sanat Müziği Notaları​

İSAM - Cüneyd Kosal Türk Musikisi Arşivi | v7, v8, v9, v10​

Diğer Bilgiler:

Arşiv No: 5567 -​

v7 | Notlar: Defterin başında "Refik Fersan'ın yazısına benziyor Bu defteri Mayıs 1971'de Ziya Akyiğit'ten aldım" notları vardır. Diğer Bilgiler: D-31/12 s.24​

v8 | Notlar: Defterin başında "Haluk Güneyli'den Mart 1990" notu vardır. Diğer Bilgiler: D-55/23 s.73-74​

v9 | Notlar: Defterin başında "İsak Varon'a ait defter Muzaffer Birtan'dan" notları vardır. Diğer Bilgiler: D-60/341 s.458​

v10 | Diğer Bilgiler: D-76/4 s.5​

 

[三宅元貴]

Gûş eyle gel bülbülleri
Nûş eyle cam-ı mülleri
Ruhsâra saç sünbülleri
Açsın kudûmun gülleri

Bana haber verirseniz sevinirim.
"Arûz" "Recez" midir?
Güftenin veznini "Müs tef' i lün / Müs tef' i lün"?
"Nûş eyle cam-ı mülleri"un anlamını anlamıyorum.

 

[三宅元貴]

guş / gûş / گوش
> Kulak. (Farsça)
> Mc: İşitmek. (Farsça)
> Kulak. (Farsça)

nuş / nûş
> İçen, içici. (Farsça)
> Tatlı şerbet gibi içilecek şey. (Farsça)
> Zevk ve safâ. (Farsça)
> Zevk, cümbüş.
> İçici, şerbet.
> Nûş etmek: İçmek.

cam
> Cam, şişe, bardak, sırça. (Farsça)

cam / câm / جام
> Kadeh. (Farsça)
> Şişe. (Farsça)
> Cam. (Farsça)

mül
> Şarap. (Farsça)

ruhsar / ruhsâr / رخسار
> Yanak. Çehre. Yüz.
> Yüz. (Farsça)

sünbül / سنبل
> Başak.
> Başak, filiz.
> Sümbül. (Farsça)

kudum / kudûm
> Uzak ve uzun bir yoldan gelmek.
> Ayak basmak.
> İleri geçmek. İlerilik.
> Uzak bir yerden, uzun bir yoldan gelme.
> Ayak basma.Teşrif etme.
> Uzaktan gelme, ayak basma.

kudüm
> Geliş, gelme.

kudum / kudûm / قدوم
> Gelme. (Arapça)
> Kudüm. (Arapça)





Osmanlı çok zor.

 

[Murselin]

"Nûş eyle câm-ı mülleri" basit olarak, "Şarap kadehlerini iç" demektir. Klasik şiirde bu kelimelerin daha çok mecâzî anlamları kastedilir.

 

[Levent Çelik]

Sünbül koyu renkli ve kat kat olması sebebiyle saçlara benzetilmiştir divan edebiyatında.

Saçlarını ruhsare (yüzüne) indir.