Teşekkür ederim alâkanıza beyefendi. Evvelâ şunu ifâde edeyimki; sözün muhatabına vüsûl'u doğru netîcelenmesi için musikî'de olduğu gibi bir usûle ihtiyaç vardır. Usûlünce söylenen her söz gönüle vâsıl olacaktır. Hususa gelince; ortada beğenseler de beğenmeseler de sâdır olmuş bir eser var...
Problem, sizin bu esere anlam veremediğim takındığınız tavır. Arabesk romantizmi ifâdeniz de cabası. Beğenmiyor olabilirsiniz. Tevşih bir eserde aranağme var diye silecekseniz buyurun silin. Elinizde yetki var ise kullanın elbet. Sözün özü bu tevşih bir eserdir. İçeriği de herkesçe ortadadır.
Pek anlayamadım ama bir sorununuz var ise eserle, müellifine anlatırsınız derdinizi. Biz vesileyiz burada. Eserin avukatı da değiliz. Bizim burada ne kadar faydalı olduğumuza gelince; paylaşımlarımız ortadadır. Elden ne gelirse.
Velev ki fantezi olsun. Ayrıca eminim ki bestekârının da kendine münhasır tespitleri vardır. Biz faydalı olma derdindeyiz. Dinleyenlere buluşturduysak ne mutlu.
"İlâhilerde aranağme olmaz" şeklindeki keskin îkazınızı zannımca doğru görmüyorum. Olur veyahût olmaz. Kendi kanınızca bu fikre mi sahipsiniz yoksa bu hususta bir düstûr var mıdır? Biz güzelin peşindeyiz. Gerekirse ismine ilâhi demeyiz olur biter. Ya da tevşih. Bu eseri de arabesk romantizmi...
Eser:
Tanrı'nın has kulusun
Bestekâr:
Muharrem Hâfız
Güfte Sâhibi:
Kanuni Sultan Süleyman
Makam:
Kürdi
Form:
Tevşih
Usûl:
Semai
Güfte:
Tanrı’nın has kulusun bir adın oldu Mahmûd
Sende cem’ oldu sehâ vü kerem ihsân ile cûd
Kim ire dergehüne ire murâdına o dem
Dü-cihân içre çü ‘âşıklara...