Ana Sayfa
Yeni Mesajlar
Forumlarda Ara
Eser (Nota) Arşivi
Yeni Mesajlar
Kayıt Arşivi
Yeni Mesajlar
Köşe Yazıları
Yeni yazılar
Yeni yorumlar
Yazı dizisi
Yazıları ara
Ansiklopedi
Yeni maddeler
Yeni yorumlar
Yeni puanlamalar
Ansiklopedi'de ara
Bizimle Paylaşın!
Giriş Yap
Kayıt Ol
Türkçe (TR)
Dil Seçici
English (US)
Türkçe (TR)
Neler Yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni Mesajlar
Menü
Giriş Yap
Kayıt Ol
Install the app
Yükle
Eser (Nota) Arşivi
Eser (Nota) Arşivi
İmruz Heva-yı Bagest - Abdülali Efendi (Hace-i Sani) - Eviç
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî" data-source="post: 87905" data-attributes="member: 8"><p>Değerli dostum,</p><p>Telbiye hakkında bu değerlendirmeleri yapan akademisyen, tanıdığımız bir hocamız. Kendisine durumu izah ettim ve ikna oldu<img src="data:image/gif;base64,R0lGODlhAQABAIAAAAAAAP///yH5BAEAAAAALAAAAAABAAEAAAIBRAA7" class="smilie smilie--sprite smilie--sprite1" alt=":)" title="Smile :)" loading="lazy" data-shortname=":)" /> Yani bu eserlerin hiçbiri Itrî'nin değil, herhangi bir şüphe ya da ihtilaf yok. Bu konularda değerlendirmeleri olan Rauf Yekta, Suphi Ezgi, Sadeddin Nüzhet Ergun gibi zevatın yazdıklarını mutlaka tetkik etmenizi tavsiye ederim. Merâgî'nin doğduğu bölge Türk bölgesi, Türkçe şiirleri var ve Türk hükümdarlarının yanında uzun zaman müsahiplik vazifelerinde bulundu. Türk olma ihtimali çok yüksek, ancak net bir bulgu yok bu konuda. Allah aşkına Türk ne demek? Bir insan nasıl Türk olur? Anası mı babası mı Türk olmalı? Yani bunlar modern dönemin takıntıları biraz. Abdülkadir Merâgî, bizim musikişinaslarımızın kendini dayandırdığı büyük üstattır. İranlılar da sahiplenir, o da normal. Ama böyle şeylerle meşgul olmak çok anlamsız. Merâgî bizimdir, Itrî de öyle Zaharya da, Tanburi İsak da. Bir bilim ve sanat sahasında milliyetin hiçbir önemi yoktur. Musiki ilmini bihakkın öğrenen, öğreten, aktaran, literatürüne ya da repertuarına katkı sunan bütün üstatlar bizim için kıymetlidir..</p><p></p><p>Merâgî'ye atf edilen eserler musikimizin eski devrilerinden kalma kıymetli hazinelerdir. Kime ait olduklarının artık çok bir ehemmiyeti kalmamış. Tesbit etmek de oldukça güç. Yalnız bir şey söyleyeyim size, İran'da Merâgî üzerine çalışan bir dostumuz var, Aristo Mihandost, onun tespitlerine göre Kâr-ı Muhteşem çok yüksek ihtimalle Merâgî'nin eseri. Ben de buna ikna oldum. Ama arada o kadar uzun bir zaman var ki, güfte tanınmaz hale gelmiş. Muhtemelen bestede de büyük değişiklikler olmuş. Zaten eserin bugünkü haliyle mecmualardaki hali arasındaki oldukça derin farklar var. Onun dışındaki eserlerden birkaçı gerçekten eski eserler, 15 ya da 16. yüzyıllardan kalma. Önemli bir kısmı 17. asır eseri, bir kısmı da 18 hatta belki bir-ikisi 19. asır eseri. Bu konuda müstakil bir makale yazacağım, o zaman bazı hususlar daha netlik kazanır.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Mahzen-i Esrâr-ı Mûsikî, post: 87905, member: 8"] Değerli dostum, Telbiye hakkında bu değerlendirmeleri yapan akademisyen, tanıdığımız bir hocamız. Kendisine durumu izah ettim ve ikna oldu:) Yani bu eserlerin hiçbiri Itrî'nin değil, herhangi bir şüphe ya da ihtilaf yok. Bu konularda değerlendirmeleri olan Rauf Yekta, Suphi Ezgi, Sadeddin Nüzhet Ergun gibi zevatın yazdıklarını mutlaka tetkik etmenizi tavsiye ederim. Merâgî'nin doğduğu bölge Türk bölgesi, Türkçe şiirleri var ve Türk hükümdarlarının yanında uzun zaman müsahiplik vazifelerinde bulundu. Türk olma ihtimali çok yüksek, ancak net bir bulgu yok bu konuda. Allah aşkına Türk ne demek? Bir insan nasıl Türk olur? Anası mı babası mı Türk olmalı? Yani bunlar modern dönemin takıntıları biraz. Abdülkadir Merâgî, bizim musikişinaslarımızın kendini dayandırdığı büyük üstattır. İranlılar da sahiplenir, o da normal. Ama böyle şeylerle meşgul olmak çok anlamsız. Merâgî bizimdir, Itrî de öyle Zaharya da, Tanburi İsak da. Bir bilim ve sanat sahasında milliyetin hiçbir önemi yoktur. Musiki ilmini bihakkın öğrenen, öğreten, aktaran, literatürüne ya da repertuarına katkı sunan bütün üstatlar bizim için kıymetlidir.. Merâgî'ye atf edilen eserler musikimizin eski devrilerinden kalma kıymetli hazinelerdir. Kime ait olduklarının artık çok bir ehemmiyeti kalmamış. Tesbit etmek de oldukça güç. Yalnız bir şey söyleyeyim size, İran'da Merâgî üzerine çalışan bir dostumuz var, Aristo Mihandost, onun tespitlerine göre Kâr-ı Muhteşem çok yüksek ihtimalle Merâgî'nin eseri. Ben de buna ikna oldum. Ama arada o kadar uzun bir zaman var ki, güfte tanınmaz hale gelmiş. Muhtemelen bestede de büyük değişiklikler olmuş. Zaten eserin bugünkü haliyle mecmualardaki hali arasındaki oldukça derin farklar var. Onun dışındaki eserlerden birkaçı gerçekten eski eserler, 15 ya da 16. yüzyıllardan kalma. Önemli bir kısmı 17. asır eseri, bir kısmı da 18 hatta belki bir-ikisi 19. asır eseri. Bu konuda müstakil bir makale yazacağım, o zaman bazı hususlar daha netlik kazanır. [/QUOTE]
Alıntı ekle...
Kullanıcı Doğrulaması
Gönder
Eser (Nota) Arşivi
Eser (Nota) Arşivi
İmruz Heva-yı Bagest - Abdülali Efendi (Hace-i Sani) - Eviç
Üst
Alt