Üniversite hayatımın son final haftasına girerken, bu 5 yıllık süreçte hatmettiğim İran Sinemasından sevdiklerimi yazmakla başlayayım
.
-Close Up (Yakın Plan): Yaşanmış bir olayın, yaşayan karakterlerle yeniden çekilmiş hâli. Kendini yönetmen Mohsen Makhmalbaf olarak tanıtan adamın serencâmı
.
-Zamani Barayé Masti Asbha (Sarhoş Atlar Zamanı): Karakterlerin tamamen gerçek olduğu, baştan sona dram içeren film. Biraz sağlam bir psikolojiyle izlemek gerekiyor.
-Taste of Cherry (Kirazın Tadı): Bir Abbas Kiyarüstemi filmi. Öldüğünde kendini gömecek birini arayan adamın garip hâli.
'Azizim uçtum gel
Dost bağına düştüm gel
Yahşi günün kardeşi
Yaman güne düştüm gel' dizeleriyle hâlâ akıllarda.
-Baran: Mecid Mecidi filmi. Bu film bir aşk filmi mi yoksa ağır bir dram mı çözemiyorum. Muhtemelen ikisi de.
-About Elly (Elly Hakkında): Yalın bir hikâye. Asghar Ferhadi filmi.
-A Separation (Bir Ayrılık): Orta sınıf sayılacak bir ailenin boşanma sürecini işleyen, klasik bir İran filmi. Yine Ashgar Ferhadi'nin.
-Khane-ye Doust Kodjast? (Arkadaşımın Evi Nerede?): Basit veya yalnızca tatlı bir hikâye gibi dursa da, omuzlardaki yükü görünce tokat etkisi yapan film. Abbas Kiyarüstemi'nin.
-Turtles Can Fly (Kaplumbağalar da Uçar): Sınırda yaşamanın, mülteciliğin ve savaşın yükünü taşıyan çocukların hikâyesi.
-Beed-e Majnoon (Söğüt Ağacı): Çocukken bir kazada gözlerini kaybeden 45 yaşında edebiyat profesörü Yusuf'un, gözleri açıldıktan sonra değişen ruh hâli, düşünceleri ve davranışlarını konu eden film.
-Niwemang (Yarım Ay): "Ölümden korkmuyorum çünkü ben varken o yok ve o varken ben yokum." ekseninde dönen, müzik yapması yasaklanmış 1334 kadının toplatıldığı bir köyde geçen film.
-Gold and Copper (Altın ve Bakır): Yüksek tahsil almak için ailesini Tahran'a taşıyan merhametli bir adamın, eşinin hastalanması üzerine tüm yükü devralmasını konu eden film. Kadının oyunculuğunu izlerken elimin ayağımın hissizleştiğini hatırlıyorum.
-Hüdâ Nezdik Est (Allah Yakındır): Köyün aklî dengesi yerinde olmadığı düşünülen genci, köye gelen öğretmene aşık olur. Öyle dîvâne olunmaz böyle olunur diyerek gösterir adeta. Derin bir film.
-Del Shekasteh (Kalbi Kırık): Mevcut siyasi kargaşanın iki ucunda bulunan iki üniversiteli gencin önyargılarını kırıp yekdiğerinin gözüyle hayata bakmayı öğrendiklerinde yaşadıkları aşkı anlatan, İran sinemasında pek bilinmeyen bir film.
İran filmlerinin görüntü kalitesi çoğunlukla düşüktür, bazen bir yere varmaz öylece pat diye biter ve devamı seyircinin hayal dünyasına bırakılır, daha hareketli filmlerden hoşlananları da pek memnun etmez. Daha önce izlemedikleriniz varsa uyarıyı önden yapayım istedim. 