Ana Sayfa
Yeni Mesajlar
Forumlarda Ara
Eser (Nota) Arşivi
Yeni Mesajlar
Kayıt Arşivi
Yeni Mesajlar
Köşe Yazıları
Yeni yazılar
Yeni yorumlar
Yazı dizisi
Yazıları ara
Ansiklopedi
Yeni maddeler
Yeni yorumlar
Yeni puanlamalar
Ansiklopedi'de ara
Bizimle Paylaşın!
Giriş Yap
Kayıt Ol
Türkçe (TR)
Dil Seçici
English (US)
Türkçe (TR)
Neler Yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni Mesajlar
Menü
Giriş Yap
Kayıt Ol
Install the app
Yükle
Eser (Nota) Arşivi
Eser (Nota) Arşivi
Der-Mevc-i Perişan-i Ma Fasılai Nist - Itri (Buhurizade Mustafa Efendi) - Segah
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="三宅元貴" data-source="post: 86054" data-attributes="member: 3125"><p><strong>Bûy-i gül-i bâd-ı seherî ber-ser-i râhend</strong></p><p><strong>Ger mîreved ez-hôd bâz in kâfile-i nîst</strong></p><p></p><p>buy / bûy / بوی</p><p>> Koku. (Farsça)</p><p>> Ümit, umma. (Farsça)</p><p>> Sevgi, muhabbet. (Farsça)</p><p>> Tamah. (Farsça)</p><p>> Huy. Tabiat. (Farsça)</p><p>> Kısmet, pay, nasib. (Farsça)</p><p>> Koku, râyiha. (Farsça)</p><p></p><p>gül / گل</p><p>> Küçük ve dikenli bir ağaçta olup şeklinin ve kokusunun güzelliği ile meşhurdur. Şairlere göre bülbülün sevgilisidir. Pek çok cinsi vardır. (Farsça)</p><p>> Çiçek. (Farsça)</p><p>> Gül. (Farsça)</p><p></p><p>bad / bâd / باد</p><p>> "Olsun, ola, olaydı" mânasına gelir ve kelimelerin sonuna getirilir. Meselâ: Aferin bâd : Aferin olsun. Çok yaşa. Afiyet bâd : Afiyet olsun. (Farsça)</p><p>> Yel. Rüzgâr. Soluk. Nefes. (Farsça)</p><p>> Defa, kez. (Farsça)</p><p>> Yük. (Farsça)</p><p>> Olsun. (Farsça)</p><p></p><p>ber / بر</p><p>> Üzere, üzerine, yukarı mânasına (ve Arabçadaki "Alâ" yerine edat-ı isti'lâdır) (Farsça)</p><p>> Göğüs, sine, bağır, sadır. (Farsça)</p><p>> Fayda. (Farsça)</p><p>> Hamil. (Farsça)</p><p>> Hıfz. (Farsça)</p><p>> Yan. (Farsça)</p><p>> Taraf. (Farsça)</p><p>> Nâkil. Götürücü. (Farsça)</p><p>> Meyve. (Farsça)</p><p>> Yaprak. Varak. (Farsça)</p><p>> Meme. (Farsça)</p><p>> Genç kadın. (Farsça)</p><p>> E (Farsça)</p><p>> (Burden) "Götürmek" mastarının emir köküdür. Kelimenin sonuna getirilerek terkipler yapılır. Emirber : Emir dinleyen, emir götüren. Fermanber : Emir veren. Emir dinleyen... gibi. (Farsça)</p><p>> Kara.</p><p>> "Alan, dinleyen, yeden, götüren" mânâsında son ek.</p><p>> "Üzeri, üzerine, yukarı" mânâsında ön ek.</p><p>> Üzeri. (Farsça)</p><p>> Üzere. (Farsça)</p><p>> Göğüs. (Farsça)</p><p>> Meyva. (Farsça)</p><p></p><p>ser / سر</p><p>> Baş. (Farsça)</p><p>> Başkan. (Farsça)</p><p>> Uç. (Farsça)</p><p>> Serden geçmek: Başından vazgeçmek, ölümü göze almak. (Farsça)</p><p></p><p>ger / گر</p><p>> Uyuz hastalığı.</p><p>> Türkçedeki "eğer" kelimesinin kısaltılmış şekli. Eğer, şayet mânasındadır. (Farsça)</p><p>> İsimlerin sonlarına eklenir ve yapıcılık bildirir bir edattır. Meselâ: Ahen-ger : f. Demirci. Zer-ger : f. Kuyumcu. (Farsça)</p><p>> "Yapan, yapıcı" mânâsında son ek.</p><p>> Eğer. (Farsça)</p><p></p><p>ez</p><p>> "Den, dan" mânâsında ön ek.</p><p>> ...den, ...den. (Farsça)</p><p></p><p>hod / خود</p><p>> Kendi. (Farsça)</p><p>> Miğfer, baş zırhı. (Farsça)</p><p>> Baş zırhı.</p><p></p><p>baz / bâz / باز</p><p>> Yeniden, tekrar oynatan, oynayan, geri ve arka tarafa doğru... gibi manalara gelir. Kelimenin sonuna veya baş tarafına getirilerek kullanılan bir "ek" dir. Meselâ: Ateşbâz : Ateşle oynayan. (Farsça)</p><p>> Doğan. Yırtıcı kuş. Av kuşu. (Farsça)</p><p>> Açık. (Farsça)</p><p>> Ayırma. Temyiz etme. (Farsça)</p><p>> İniş. (Farsça)</p><p>> Oynayan, yapan.</p><p>> Tekrar. (Farsça)</p><p></p><p>in / în / این</p><p>> Yabani hayvanların barınağı, yuvası. Mağara.</p><p>> İri ve güzel gözlüler.</p><p>> Bu. (Farsça)</p><p></p><p>kafile / kâfile / قافله</p><p>> Grup, topluluk.</p><p>> Kervan. (Arapça)</p><p>> Topluluk, kafile. (Arapça)</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="三宅元貴, post: 86054, member: 3125"] [B]Bûy-i gül-i bâd-ı seherî ber-ser-i râhend Ger mîreved ez-hôd bâz in kâfile-i nîst[/B] buy / bûy / بوی > Koku. (Farsça) > Ümit, umma. (Farsça) > Sevgi, muhabbet. (Farsça) > Tamah. (Farsça) > Huy. Tabiat. (Farsça) > Kısmet, pay, nasib. (Farsça) > Koku, râyiha. (Farsça) gül / گل > Küçük ve dikenli bir ağaçta olup şeklinin ve kokusunun güzelliği ile meşhurdur. Şairlere göre bülbülün sevgilisidir. Pek çok cinsi vardır. (Farsça) > Çiçek. (Farsça) > Gül. (Farsça) bad / bâd / باد > "Olsun, ola, olaydı" mânasına gelir ve kelimelerin sonuna getirilir. Meselâ: Aferin bâd : Aferin olsun. Çok yaşa. Afiyet bâd : Afiyet olsun. (Farsça) > Yel. Rüzgâr. Soluk. Nefes. (Farsça) > Defa, kez. (Farsça) > Yük. (Farsça) > Olsun. (Farsça) ber / بر > Üzere, üzerine, yukarı mânasına (ve Arabçadaki "Alâ" yerine edat-ı isti'lâdır) (Farsça) > Göğüs, sine, bağır, sadır. (Farsça) > Fayda. (Farsça) > Hamil. (Farsça) > Hıfz. (Farsça) > Yan. (Farsça) > Taraf. (Farsça) > Nâkil. Götürücü. (Farsça) > Meyve. (Farsça) > Yaprak. Varak. (Farsça) > Meme. (Farsça) > Genç kadın. (Farsça) > E (Farsça) > (Burden) "Götürmek" mastarının emir köküdür. Kelimenin sonuna getirilerek terkipler yapılır. Emirber : Emir dinleyen, emir götüren. Fermanber : Emir veren. Emir dinleyen... gibi. (Farsça) > Kara. > "Alan, dinleyen, yeden, götüren" mânâsında son ek. > "Üzeri, üzerine, yukarı" mânâsında ön ek. > Üzeri. (Farsça) > Üzere. (Farsça) > Göğüs. (Farsça) > Meyva. (Farsça) ser / سر > Baş. (Farsça) > Başkan. (Farsça) > Uç. (Farsça) > Serden geçmek: Başından vazgeçmek, ölümü göze almak. (Farsça) ger / گر > Uyuz hastalığı. > Türkçedeki "eğer" kelimesinin kısaltılmış şekli. Eğer, şayet mânasındadır. (Farsça) > İsimlerin sonlarına eklenir ve yapıcılık bildirir bir edattır. Meselâ: Ahen-ger : f. Demirci. Zer-ger : f. Kuyumcu. (Farsça) > "Yapan, yapıcı" mânâsında son ek. > Eğer. (Farsça) ez > "Den, dan" mânâsında ön ek. > ...den, ...den. (Farsça) hod / خود > Kendi. (Farsça) > Miğfer, baş zırhı. (Farsça) > Baş zırhı. baz / bâz / باز > Yeniden, tekrar oynatan, oynayan, geri ve arka tarafa doğru... gibi manalara gelir. Kelimenin sonuna veya baş tarafına getirilerek kullanılan bir "ek" dir. Meselâ: Ateşbâz : Ateşle oynayan. (Farsça) > Doğan. Yırtıcı kuş. Av kuşu. (Farsça) > Açık. (Farsça) > Ayırma. Temyiz etme. (Farsça) > İniş. (Farsça) > Oynayan, yapan. > Tekrar. (Farsça) in / în / این > Yabani hayvanların barınağı, yuvası. Mağara. > İri ve güzel gözlüler. > Bu. (Farsça) kafile / kâfile / قافله > Grup, topluluk. > Kervan. (Arapça) > Topluluk, kafile. (Arapça) [/QUOTE]
Alıntı ekle...
Kullanıcı Doğrulaması
Gönder
Eser (Nota) Arşivi
Eser (Nota) Arşivi
Der-Mevc-i Perişan-i Ma Fasılai Nist - Itri (Buhurizade Mustafa Efendi) - Segah
Üst
Alt